ASGARİ ÜCRET VE YUMURTANIN BAĞLANTISI

Asgari Ücret zammı enflasyonla ilgilidir, malum. Hissettiğimiz enflasyon ise, mesleğimize veya gelir seviyemize göre değişiktir. Herkes haklı olunca, dünya çare olarak tek bir hesap tarzını doğru kabul ederim demiş. Bizde TÜİK bunu uygular ve dünyaca kontrole açık olduğu için ‘akredite’ bir kurumdur.

Sanayici olduğum dönemde, asgari ücret zammının binlerce işçimin mutfağına etkisini merak ederdim. Şirket kârımıza etkisini merak etmezdim çünkü onu anında kafadan hesaplardım. İşçimin mutfağına etkisini ölçmek için sekreterime “Markette orta boy yumurta kaç para?” diye sorardım. Sonra “Sırf yumurta alsa ne olur?” diyerek asgari ücreti yumurta fiyatına bölerdim. Diyelim ki bin (1000) çıktı; o zaman “Bizim deftere bak geçen zamda kaç yumurta alabiliyormuş?” diye sorardım. Diyelim ki dokuz yüz elli (950) dedi, o zaman da “Defterimize 1000 in yanına yüzde on bir (%11) yazıver,” derdim.

Benim esas merak ettiğim işte bu %5ti. İşçi sendikaları enflasyonun üstüne bir de ‘Refah Payı’ isterken “Enflasyon artı %3 refah payı,” dedikleri işte buydu. Ben de içimden “Mutfaklara %3 yerine %5 fazla para girdiyse, huzur için daha iyi oldu,” derdim.

Mutfağa daha çok yumurta girdi diye ‘Gelir dağılımındaki adaletsizlik’ sorunu çözemeyiz ama bir ucundan tutmuş oluruz.  Tutuyor muyuz yoksa bıraktık mı ucunu anlamak için yumurta hesabı bana yardımcı olurdu.